بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَإِلَى ٱلۡجِبَالِ كَيۡفَ نُصِبَتۡ ١٩

Ve o dağlara: nasıl dikilmiş?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِلَى ٱلۡأَرۡضِ كَيۡفَ سُطِحَتۡ ٢٠

Ve o arz’a nasıl satıhlanmış?

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَذَكِّرۡ إِنَّمَآ أَنتَ مُذَكِّرٞ ٢١

Haydi ihtar et; sen şimdi sırf bir ögütçüsün.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَّسۡتَ عَلَيۡهِم بِمُصَيۡطِرٍ ٢٢

Üzerlerine musallat değilsin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِلَّا مَن تَوَلَّىٰ وَكَفَرَ ٢٣

Ancak tersine giden ve küfr eden başka.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَيُعَذِّبُهُ ٱللَّهُ ٱلۡعَذَابَ ٱلۡأَكۡبَرَ ٢٤

Ki Allah onları en büyük azâb ile tazib edecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ إِلَيۡنَآ إِيَابَهُمۡ ٢٥

Muhakkak onlar döne dolaşa bize gelecekler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ إِنَّ عَلَيۡنَا حِسَابَهُم ٢٦

Sonrada muhakkak bize hesab verecekler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu